Belediye Başkanı Andı! Kaynak : 09.02.1999 - Cumhuriyet Gazetesi | Yazdır

Genel seçimler ve yerel seçimlerin 18 Nisan’da yapılacağı kesin gibi. Kanımca,  yerel seçimlerin sonuçları da genel seçimler kadar önem taşıyor; belki de daha önemli. Bu nedenle seçim sonrasında belediye başkanları da ant içseler iyi olur diye düşünüyorum. Nasıl mı? Örneğin, şöyle olabilir: 

* “Bilime, yasalara, şehircilik ve mimarlık kurallarına, plan fikrine, uzmanlıklara saygı göstereceğime, benbilirimci ve keyfi davranışlarda bulunmayacağıma,

* Tarihsel kent dokusunu ve eski yapıtları koruyacağıma; eski yapıtlar arasında din, dil, ırk, mezhep ayrımı yapmayacağıma,

* Kentin havasını, suyunu, toprağını, ekolojik dengesini koruyacağıma; yeşil alanlarını, su havzalarını, doğal ve tarihsel SİT’leri yağmaya ve yapılaşmaya açmayacağıma,

* Denizi doldurarak ya da kazıklı yol yaparak kıyıların doğal yapısını bozmayacağıma,

* Belediye arsalarını elden çıkarmayacağıma,

* Yeni gecekondulara ve kaçak yapılaşmaya göz yummayacağıma, mevcut gecekonduların büyütülmesi için ödün vermeyeceğime,

* Kaldırımları düzgün, sokak lambalarını geceleri yanar hale getireceğime,

* Daracık sokakları otopark haline getirmeyeceğime; kaldırımları otomobillerden arındırıp yayalara tahsis edeceğime; yayaları taşıtlardan çok seveceğime; yoksulları, özürlüleri de zenginler kadar seveceğime ,

* Toplu taşımacılığa önem vereceğime,

* Kentin merkezinde, geçici de olsa hayvan pazarları kurdurmayacağıma,

* Maddi, manevi ya da politik çıkar karşılığında hiçbir plan değişikliği yapmayacağıma,

* Belediyeye sağlanacak menfaat (örneğin, otomobil, kamyon, çöp kamyonu, iş makinesi, bina, para) karşılığında inşaat sahiplerine avantaj sağlamayacağıma,

* Kendi arsalarımın ve yakınlarıma ait arsaların değerlerinin artması amacıyla, imar durumlarının değiştirilmesi yolunda istemde bulunmayacağıma, başkaları böyle bir girişimde bulunursa karşı çıkacağıma,

* Eş, dost, akraba ve politik yakınlarıma iş ve çıkar yaratmayacağıma,

* Öğrencilere, belediye kaynaklarıyla ya da gücüyle ideolojik doğrultuda burs vermeyeceğime,

* Sokaklara asılan afişlerle kendimi övdürmeyeceğime,

* Her nekadar adaylık aşamasında partimin de gözkırpmalarıyla oy için dini politikaya alet ettimse de yönetim süresince böyle bir yola bir daha başvurmayacağıma,

hemşerilerim önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim.”

Şimdi diyebilirsiniz ki, “belediye başkanları yukarıda sıralananların aksini mi yapıyorlar ki böyle bir andı gerekli görüyorsun?” Hayır, öyle olması şart değil. TBMM üyeleri de, göreve başlarken Anayasa’nın 81. maddesine göre şöyle andiçerler: “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyet ve Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakatten ayrılmayacağıma büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim.”

Milletvekilleri burada söylenenlerin tersini mi yapıyorlar ki andiçmeleri zorunlu oluyor?