Cemal Paşa Rumelihisarı’nı tamir ettirerek deniz müzesi yapmaya karar verdiği zaman, bir komisyon toplamıştı. Komisyondaki Türklerin kararı hisarın eski külâhlarını geçirerek, ona ilk manzarasını vermekti. Çürher, isyan etti:
Hisarı tamir edeceksiniz. Uğraşacaksınız ve para sarfedeceksiniz. Eğer ondan sonra Boğaz’dan geçen bir yolcu: “Sanki tamir edilmiş ne olmuş?” derse, bu işe memur ettiğiniz mimarın en büyük şerefi bu mu olacaktır?”
Şimdi gündemde, Taksim Cumhuriyet Meydanı’nı yayalaştırmak adına yapılan bir proje var. Proje İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde onaylanmış, ilgili
koruma kurulundan da “plan tadilatı” kapsamında geçirilmiş.
Projeye göre, Cumhuriyet, Tarlabaşı, Sıraselviler, Gümüşsuyu ve Mete caddelerinde büyük yarıklar açılıyor, dalış tünelleri ile meydanın altına giriliyor.
Çağdaş şehircilik anlayışıyla hiç bağdaşmayan bir durumla karşı karşıyayız. Ayrıca yine bu projeye göre, vaktiyle ünlü şehirci Henri Prost’un 2 No.lu Park planına göre düzenlenmiş olan İnönü Gezisi yıkılarak yerine eski Topçu Kışlası yeniden yapılacakmış. Evet, Topçu Kışlası daha önce oradaydı, hattâ işlevini yitirdikten sonra avlusu bir süre futbol stadı olarak kullanılmıştı. Bence kışla, işlevini yitirmiş olsa da mimari bakımdan korunması gereken bir yapıydı. Taşkışla, Gümüşsuyu ve Maçka kışlaları gibi, kuşkusuz, bir plan disiplini içinde yeni bir işlevle o da korunabilirdi. Ne yazık ki 1939 yılında yıkıldı.
Yapılacak yeni bina hiç kuşkusuz, bir kışla olmayacak. Peki ne olacak?.. Büyük olasılıkla bol kârlı bir ticaret ve turizm kompleksi… Yani içi başka dışı başka, kışla taklidi, tarihle hiçbir bağı kalmamış Disneyland’vari bir ticaret yapısı… Sahte bir replika… Bir deyişle, “bülbül ötüşlü bir kanarya”. Bakalım turistleri, yeni yapının aslında tarihi bir kışla olduğuna nasıl inandıracağız? Kimi kandırabileceğiz? Bu değişim, rant uğruna yıllardır kemirile kemirile bir türlü bitirilemeyen tarihi İnönü Gezisi’ne indirilen en ağır darbe, kısaca, Gezi’nin sonu olacak.
Falih Rıfkı, Zeytindağı’nı 1932’de yazmış. 80 yıl sonra geldiğimiz yere ve anlayışa bakın.
Not
1.Atay, F.R.; “Zeytindağı”, Pozitif yayınları, s.84,85, Ekim 2011.