Ali Şen Sizlerle Gurur Duyuyor Kaynak : 23.10.1997 - Cumhuriyet Gazetesi | Yazdır

Geçtiğimiz Cumartesi akşamı oynanan Galatasaray – Gaziantepspor futbol maçında seyirciler bir ara maçın hakemi Oğuz Sarvan’ın kimi kararlarına karşı “Ali Şen seninle gurur duyuyor” diye bağırarak tepkilerini dile getirdiler. Bu tepki bence alaycı bir tavırla ortaya konan bilinçli bir tepkiydi. Öyle ya, devlet gücünün arkasına sığınarak karanlık işlere bulaşmış kişiler için bazıları, “Türkiye seninle gurur duyuyor” diye bağırmıyorlar mıydı ? Seyircinin tepkisi bu garip durumu iğnelerken bir yandan da hakemi ve istediklerinin tümünü insanları ve kuralları zorlayarak elde eden Ali Şen’i hedef alıyordu.

Ali Şen Fenerbahçe başkanı olduğu günden beri istediklerini yaptırıyor. Önce Merkez Hakem Komitesi’nin başarılı Başkanı Ahmet Güvener’i istenmeyen adam ilan etti; arkasından hakemleri kendi deyişiyle “himayesi altına aldı”. Sonuçta Ahmet Güvener görevinden uzaklaşmak zorunda kaldı. Ardından sıra Futbol Federasyonu Başkanı Şenes Erzik’e geldi. Dördüncü yabancı, yayın havuzu zor konuların arasındaydı.

Ali Şen, “havuz” un içinde olmadığını ve CINE 5’ten koptuğunu ileri sürüp İnterstar ile anlaşma imzaladığını duyurdu. İnterstar’ın patronu Cem Uzan naklen yayın için büyük paralar vermeye hazırdı, ama tereddütleri vardı, “ya Federasyon yayın yetki belgesi vermezse ?” Şen’in yanıtı ilginçti : “Her işin o kadar riski olur”. Uzan riski göze alamadı, buna karşılık BİMAŞ, temsil ettiği medya gruplarının gücüyle daha korkusuz ve cömert davranarak, Fenerbahçe ve onu izleyen Beşiktaş’la sözleşme imzaladı. Buna göre, BİMAŞ, maçlarını yayınlasa da yayınlamasa da anılan kulüplere birinci yıl için toplam 25,2 milyon dolar ödeyecek, sonraki yıllarda da yüzde 5’lik bir zam uygulayacaktı.

Naklen yayın sorunu uzayıp

giderken herkesin başını ağrıtmayı sürdürüyor. Federasyon yetkililerini, hatta seçimlerini etkiledi. Havuz sistemi dinamitlenmeden Federasyon’un CINE 5 dışında bir kuruluşa yetki belgesi vermesinin olanaksızlığı biliniyordu. Ancak sorun artık, Ali Şen’in sorunu değildi. Şen, BİMAŞ’tan alacağı parayı almıştı. “Şifresiz kanal” sloganı ise yalnızca halktan yana görünmek içindi. Yoksa normalde şifresiz kanaldan yayın hiçbir kulübün işine gelmezdi.

Bu kargaşa içinde Şenes Erzik başkanlıktan ayrılınca bir süre Federasyon krizi yaşandı. Galatasaray yönetimi, tarihi bir hata yaparak eski başkanı Alp Yalman’ın Federasyon başkanı seçilmesini desteklemeyerek, hatta engelleyerek Ali Şen’in ekmeğine yağ sürmüş oldu ve Şen’e yakınlığı bilinen Abdullah Kiğılı başkan seçildi. Şimdi, Kiğılı da sorunlar yumağını çözmekte zorlanıyor.

Ali Şen, takımlardaki yabancı oyuncu sayısının artırılmasından yanaydı. Avrupa’daki başarısızlığını yabancı eksikliğine bağlıyordu. Yaptığı baskılarla, ara dönemde 4 yabancıyı Federasyona kabul ettirdi, ama 4 yabancısına karşın Fenerbahçe UEFA kupasında başarılı olamayarak elendi. Şimdi takımdaki Nijeryalıları TC uyruğuna geçirerek yabancı sayısını daha da artırmak peşinde.. Uche Deniz, Okocha ise Onur oldular. Bu oyuncuların Türk statüsünde oynayabilmeleri için iki yıl geçmesi gerekiyor. Bence, Şen’in şimdiki ilk hedefi, baskılarını iki yıllık sürenin indirilmesi doğrultusunda yoğunlaştırmak olacak ve çoğunluğu yabancılardan oluşan bir takım kurarak Türk sporuna daha büyük hizmetlerde bulunacak.

Gördüğünüz gibi, Ali Şen’in isteklerini yerine getirmek için Galatasaray Spor Kulübü yönetimi dahil pek çok kişi ve grup katkıda bulundular.

“Ali Şen hepsiyle gurur duyuyor.”