Atatürk Havalimanı yok edilmemeli Kaynak : 18.06.2022 - Cumhuriyet Gazetesi | Yazdır

Atatürk Havalimanı yok edilip yerine millet bahçesi yapılacakmış. Resmi açıklama böyle; ancak başka yoğun söylentiler var. O havalimanı büyük emek ve yatırımla çok iyi bir mimarlık yapıtı olarak inşa edilmişti. İstanbul’un 1:100.000’lik çevre düzeni planına göre şehrin üç havalimanına ihtiyacı vardı, Atatürk Havalimanı bunlardan biri olarak korunacaktı, ikincisi Sabiha Gökçen Havalimanı olacak, üçüncüsü ise Silivri yakınlarında yapılacaktı. Şu anda, kuzeyde yapılmış olan yeni İstanbul Havalimanı ile birlikte şehrin yalnızca iki havalimanı var. Üçüncüsü nerede?

İstanbul’un ilk havacılık tesisi 1912’de Yeşilköy’de yapılmıştı; ilkin askeri amaçla kullanılan tesisin adı Yeşilköy Hava Meydanı idi. 1953’te uluslararası hava trafiğine açılırken adı Yeşilköy Havaalanı’na dönüştü. Yıllık 25 milyon yolcuya yeterli olmak üzere yeni tesisler ile yönetim, konuk ağırlama, güvenlik, “catering” ve kargo tesisleri öngörülmüştü.

1980’lerde mimar Hayati Tabanlıoğlu yönetiminde düzenlenen ilk ana planda öngörülen tesisler kapsamında yeni dış hatlar terminali 1983’te hizmete girdi.

29 Temmuz 1985’te havaalanının adı İstanbul Atatürk Havalimanı olarak değiştirildi.

Artan hava trafiğini karşılamak 1998’de açılan ihaleyi alan Tepe-Akfen-Ventures (TAV), terminali 3 Ocak 2000’de hizmete açtı. Ardından, ihtiyaç doğrultusunda dış hatlar terminali iki kez genişletildi.

Atatürk Havalimanı 2015 yılında dünyanın en yoğun yolcu trafiği olan 11’inci havalimanı durumuna gelmişti.

GÜNCEL DURUM
Biraz da 3. boğaz köprüsünü desteklemek amacıyla, kuzeyde yanlış yerde yapılan yeni havalimanının devreye girmesinden sonra 7 Nisan 2019’dan itibaren bütün tarifeli uçuşlar Atatürk Havalimanı’ndan İstanbul Havalimanı’na aktarıldı. Oysa Atatürk Havalimanı’nın işletme hakkı bir süre daha TAV’a aitti. O sözleşmenin erken feshi nedeniyle TAV’a 389 milyon Avro tazminat ödenecekmiş.

Atatürk Havalimanı, Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü ICAO’nun yaptığı sınıflandırmaya göre CAT III niteliklerine sahip olup meteorolojik koşulların kötü olduğu zamanlarda bile uçak iniş kalkışına olanak verebilecek düzeydedir. Nitekim, çok kısa bir süre önce kötü hava koşulları nedeniyle yeni İstanbul Havalimanı’na indirilemeyen bazı uçaklar Atatürk Havalimanı’na yönlendirilmişti.

Atatürk Havalimanı, toplam bina alanı açısından Türkiye’nin en büyük havalimanıydı.

2000’li yıllarda İstanbul nüfusunun anormal şekilde artması şehirde anormal bir yapılaşmaya yol açmıştır. O bölgede yaşayanlar yapılarını daha da yükseltmeyi engelleyen Havalimanı’ndan yakınmaya başlamışlardır. Aslında kıyıda yapılan yüksek yapılar da özgün plana aykırıydı.

Şehrin, tutarlı, onaylı tek planı olan 1:100.000’lik çevre düzeni planı bile göz ardı edilerek, İstanbul’un kuzeyinde, yanlış yerde yapılmış olan yeni havalimanını da desteklemek amacıyla Atatürk Havalimanı adeta yok edilme çabalarının hedefi haline geldi. O kadar ki pist üzerine, sahra hastanesi yapılabildi. Şimdi de havalimanının tümden yok edilerek yerine, resmi açıklamalara göre millet parkı yapılması gündemde; yorumlar ise farklı; Galataport gibi rant hedefine yönelik türden. Yıkım başladı bile.

Özetlersek, Atatürk Havalimanı’nın korunması gerekir:

  • Büyük emek ve yatırımlarla gerçekleştirilmiştir.
  • Şehrin çeşitli noktalarından ulaşılması kolaydır. 2002’de Yenikapı’ya metro bağlantısı sağlanmıştı. Avrasya Tüneli ayrı bir kolaylıktır.
  • Havalimanı olarak gerekli bütün niteliklere sahiptir.
  • Mimari eser niteliğindedir. 1992 yılında Mimarlar Odası’nın Ulusal Mimarlık Ödülü’nü kazanmıştır.

Son söz:

AHL kapatılırsa, planın öngördüğü 3. havalimanı nerede?