| Düşler ve Gerçekler |
Kaynak :
31.05.2000 -
Cumhuriyet Gazetesi
|
Yazdır
|
|
Galatasaray’ın pek çok düşü gerçek oldu. Futbolda şampiyonluklar.. Kupalar.. Şimdi önünde düşlerden çok, gerçekler var. En önemlisi de büyük boyuttaki ekonomik sorunlar. Sular durulunca, transferlerle ve hafta sonu yapılacak genel kurulla sorunlar yeniden güncellik kazandı.. UEFA kupasında kazanılan başarılar Galatasaray’ın ekonomik sorunlarını ortadan kaldırmadı. Kısacası, uçuk medyamızın dediği gibi kulübün kasasını parayla doldurmadı.. Kupanın kazanılmasıyla UEFA’dan gelen para 3,7 milyon İsviçre Frangı yani 2,1 milyon dolar.. Ve Kopenhag final maçının bilet bağışları.. Sağlanan bu paraların, ekonomik durumu düzeltmesi söz konusu değil. Daha önce de yazdığım gibi, Galatasaray’ın borçlarının öteki kulüplerinkinden farkı, büyüklüğünün yanısıra, bankalara ve döviz bazında olması, faiz yüküyle her gün artması.. “Bu borçlar yapıldı ama, futbolda büyük başarılar kazanıldı..” denebilir. Ancak paralar futbola harcanmadı ki.. Böyle olsaydı, Fatih Terim “futbolun paralarını futbola verin” demezdi. Bu sözler paraların başka yerlere harcanmış olduğunun kanıtı değil mi ? Önümüzdeki cumartesi günü yine olağanüstü genel kurul var. Medyaya göre, “şirketleşme” konusunda karar verilecek. Oysa Galatasaray’da “şirketleşme”, yani şirketler kurulması olgusu çoktan gerçekleşti. Kulübün iki şirketi var, ama bunlar iyi çalıştırılamadılar ve başarılı olamadılar. Genel kurulda görüşülecek olan konu, bu şirketlerden birinin, Galatasaray Sportif A.Ş.’nin yüzde 20’sinin, artık herkesin adını ezberlediği Amerikan AIG sigorta ve fon şirketine blok olarak satılması, ayrıca |
ilgili medya yayın hakları, reklam, pazarlama ve lisanslı ürün satış hakları gibi sağlam gelirler şirkete devrediliyor. Ayrıca, Profesyonel Futbol takımı da anılan şirkete kiralanıyor.
Genel Kurulun konusu özetle bu.. Ama önemli olan, satış koşulları.. Verilenler.. Alınanlar.. Artılar.. Eksiler.. Ayrıntılar.. Üyeler henüz bunlar hakkında bilgi sahibi değiller. Yönetim bunları açıklamadı.. Her genel kurul öncesinde verilmesi gereken bilgiler, belgeler hazırlanmadı ve üyelere verilmedi. Yönetim, üyeleri ya çok zeki sanıyor; Genel Kurula gelip bir anda herşeyi bütün ayrıntılarıyla kavrayıp ona göre oylarını kullanacaklar. Ya da çok saf olduklarına inanıyor : Kupa sarhoşluğu içinde gözleri kapalı oy kullanacaklar, yani futboldaki başarı başka bir alanda oya dönüştürülecek. Anlaşmanın yaklaşık 150 sayfalık ön koşulları, Başkan Faruk Süren tarafından, daha önceki genel kurullarda kurulmuş olan ünlü 7 kişilik komisyonun başkanı Prof. Dr. Hayri Domaniç’e incelenmek üzere gönderilmiş. Domaniç Hoca’nın inceleme sonucunda hazırlayıp yönetim kuruluna gönderdiği rapor ve belirttiği görüşler, yapılması tasarlanan işlemlerin tümüyle olumsuzluğu üzerinde noktalanıyor. Durum böyle olunca, “Konu niçin yeterince pişirilmeden genel kurula getirilir ?” diye sormaktan kendimi alamıyorum. Bu kaçıncı genel kurul ? Bu kez getirilen koşullar daha iyiymiş. Ya eski koşullar kabul edilmiş olsaydı kulübün hali nice olacaktı ? Bu kez bir de örtülü tehdit vardı dillerde dolaşan : Fatih Terim’in kulüpte devamının bu genel kurulun sonucuna bağlı olduğu söylentileri yayılıyordu. Terim’in Fiorentina’ya gitme kararı, tehdidi ortadan kaldırdı. Bakalım şimdi ne olacak ? |

