Spor Şurası |
Kaynak :
01.07.1999 -
Cumhuriyet Gazetesi
|
![]() |
Üç gün sürecek Spor Şurası dün Ankara’da toplandı. “Şura” Arapça bir sözcük; “danışma meclisi” anlamına geliyor. Örneğin, Danıştay’ın adı eskiden Devlet Şurası idi. Ne dersiniz, anlaşılmaz sözcükler daha mı etkileyici ? “Spor Kurultayı” denseydi daha anlaşılır olmaz mıydı ? Şura’yı, Spordan Sorumlu Devlet Bakanı’nın isteği üzerine Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü düzenlemiş. Tartışılacak 4 ana konu var. Şöyle : · Sporda Özerklik ve Spor Teşkilatının Yeniden Yapılanması. Bu dört konuda hazırlık için Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü yetkilileri, TMOK, TASKK, TSYD, spor federasyonu başkanları, üniversitelerin spor bölümü temsilcileri, İçişleri, Adalet ve Maliye Bakanlığı temsilcileri ile spor adamlarının katıldığı ön komisyon toplantıları Nisan ayında Ankara’da yapılmış, raporlar hazırlanmış. Şimdi bu ön komisyonların raporları tartışılacak. Önce bazı saptamaları sunalım : · “Merkezdeki idari yapı ve yönetim hantal olup, merkezî teşkilat mevcut yapısıyla gelişen |
belediyelerin ve özel idare gelirlerinin % 1’inin İl Müdürlüğüne aktarılması vb. maddeler uygulanmamaktadır. · Mevcut yapıda gençlik hizmetleri sporun gölgesinde kaldığından, gerçek işlevini yerine getirememektedir. · SESAM nitelik ve nicelik olarak istenilen yeterliliğe ulaşamamıştır. · Nitelik ve nicelik olarak eğitimde (antrenörlük, hakemlik, vb.) yeterli düzeye ulaşılamamıştır. · Türkiye’de bütün branşlara üst düzeyde eğitim ve teknik yardım verebilecek bir olimpik hazırlık merkezi bulunmamaktadır. · Olimpik standartlara uygun tesislerin yapılmasında başarı sağlanamamıştır. · Mevcut tesislerin verimli, sürekli ve yaygın kullanımı sağlanamamış, müsabaka ve antrenmana verilen sınırlı saatlerin dışında atıl bırakılmıştır. · 657 sayılı yasada spor hizmetleri sınıfı ihdas edilmediğinden, mevcut teşkilatın çalışanları spor yönetiminde uzmanlaşmış elemanlardan oluşturulamamıştır. · Gençlik ve Spor taşra teşkilatı siyasal etkiler nedeniyle verimli çalışamamaktadır. · Merkezî yönetimin Ankara’dan verdiği talimatlar taşra yönetiminin tercihi ile çelişmekte ve yönetsel karmaşıklığa neden olmaktadır. · İdari yapı içinde ilçe müdürlüğü gibi görevlerin yetki ve sorumlulukları belirlenmediğinden, söz konusu kadrolar sadece kişilere avantajlı kadro verme amacıyla kullanılmaktadır. · İllerde Gençlik ve Spor İl Müdürlükleri değişik sporların yapılmasında öncülük etmelerine rağmen sporun yaygınlaştırılıp kulüplere devredilmesini başaramamıştır. Kamu kaynakları bazı kulüpler lehine kullanılarak spor kulüpleri arasında haksız rekabet yaratılmıştır.” Yukarıdaki saptamalar bana ait değil. Bunlar Sporda Özerklik ve Spor Teşkilatının Yeniden Yapılanması ön hazırlık komisyonu raporunun “Mevcut Durum ve Sorunlar” bölümünden olduğu gibi aktarılmıştır. İşte spordaki örgütlenmenin 1999’daki durumu ve sorunlar.. Bakalım, Şura ne getirecek ? |